Çalışanlar, işyeri ortamında doğrudan ve dolaylı olarak fiziksel olarak birçok riske maruz kalırlar. Sürekli olan bu maruziyet insan sağlığında kalıcı hasarlara sebep olabilir. Bu risklerden çoğunun varlığı hissedilebilir olsa da sayısal değerinin ölçümlenmesi ile durum anlam kazanır, risklerin boyutu tespit edilmiş ve doğru önlemlerin belirlenmesi sağlanmış olur. Laboratuvarlar tarafından işyerlerinde bu amaçla yapılan ölçüm çalışmalarının tümüne işyeri ortam ölçümleri denir.
Ortam ölçümleri, uluslararası kabul görmüş parametreler bazında yapılarak, sonuç raporlarına göre alınacak tedbirlerle çalışanın sağlığını korumayı amaçlar.
· Sağlıklı çalışanlar ve güvenli iş ortamı sağlar.
· İş verimliliğini artırır.
· Çalışan verimliliğini artırır.
· Meslek hastalıklarının erken tespiti sağlanır.
· Yasal gereklilikler yerine getirilmiş olur.
İşyeri ortamındaki değişiklik veya yenilik olması durumlarında işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanının önerisi ile ölçümler yinelenir. İşyerlerinde herhangi bir değişiklik olmazsa;
· Az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde 6 yılda bir,
· Tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde 4 yılda bir,
· Çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde 2 yılda bir yapılır.
İşyeri ortam ölçümleri; çalışma ortamında yapılan ölçümler ve kişisel maruziyet ölçümleri olarak iki bölümde yapılır.
Toz, tane büyüklüğü 300 mikronun altında olan, oluşturduğu maddenin özelliklerini taşıyan, havada asılı kalabilen parçacıklardır. İşyerinde fiziksel, kimyasal veya biyolojik kaynaklı sebeplerle meydana gelmiş olabilmektedir. Tozun nitelik ve niceliksel durumu beş duyu organımızla algılanamadığı için toz ölçümleri yapılır.
Hangi işletmeler için toz ölçümü daha önemlidir?
Toz oluşma derecesi görece fazla olan madencilik ve inşaat sektöründe, üretim yöntemi nedeniyle talaşlı üretimde, kesme, zımparalama, parlatma ve kumlama işlemlerinde, mobilya, kimya, ilaç üreticilerinde ortam toz ölçüm uygulamaları iş sağlığı ve güvenliği açısından daha önemlidir.
Kişisel toz maruziyetinde en büyük risk çalışanın ortam tozunu soluması sonucu ciğerlerde tahribat oluşmasıdır. Maruz kalınan toz ölçümünün belirlenmesi ile gerekli tüm koruyucu ve önleyici tedbirlerin alınması sağlanmış olur.
Gürültü, canlıları olumsuz etkileyen, düzensiz titreşimlerin meydana getirdiği, istenmeyen seslere denir. Özellikle şantiye ve sanayi çalışma alanlarında maruz kalınan sesin şiddeti ve süresi ciddi işitme kayıplarına sebep olabilmektedir. Ses ölçü birimi desibel olarak ifade edilir. İş sağlığı ve güvenliği mevzuatına göre gürültü ölçümü ile desibel değeri bir standart aralığında tutulması sağlanarak olası meslek hastalığının önüne geçilir.
Gürültünün meslek hastalığının sebebi sayılması için;
1. Gürültülü işyerinde en az iki yıl çalışma,
2. Gürültü şiddeti sürekli olarak 85 desibelin üstünde olan işyerinde en az otuz gün çalışmış olma şartı aranır.
Gürültünün olumsuz etkileri nelerdir?
· Psikolojik etkiler: Çalışanda huzursuzluk, sinirlilik, uykusuzluk vb.
· Fiziksel etkiler: Çalışanın işitme duyusunda azalma veya işitme kaybı, kulak ağrısı, mide bulantısı, kan basıncının artması, kalp atış hızının yükselmesi vb.
· Performans üzerine etkileri: Çalışanın konsantrasyonunun azalması veya arka plan gürültüsünün fazla olması gibi nedenlerle iş verimliliğinin düşmesi. Yapılan araştırmalara göre gürültülü işyerinde emek yoğun çalışan işçilerde verimlilik yüzde 30, zihin yoğun çalışanlarda ise yüzde 60 oranında azalmaktadır.
Titreşim; araç, gereç ve makinelerin çalışırken oluşturdukları vibrasyon ve salınım hareketidir. Kişisel titreşim maruziyeti ise titreşen bir yüzey ile temas sonucu kişinin hissettiği titreşimdir. Çalışanın titreşime maruz kalması sonucu ortaya çıkabilecek risklerin oluşmasını engellemek ve korunmak amacıyla işverenin titreşim ölçümü yaptırması zorunludur.
Titreşim, iki değişken ile ifade edilir. Bunlar frekans ve şiddettir. Frekans, birim zamandaki titreşim sayısı demektir. Birimi Hertz’dir (Hz). Şiddet ise titreşimden ileri gelen enerjinin hareket yönüne dikey, birim alanda, birim zamandaki akım gücüdür. Birimi (W/cm2)’dir.
Titreşim kaynakları nelerdir ve vücuda aktarım yolları nasıldır?
· El-kol titreşimi: El ve parmaklardan kollara ulaşan titreşimleri oluşturan kaynaklardır. Bunlar taş kırma makinaları, kömür ve madencilikte kullanılan pnömatik çekiçler, ormancılıkta kullanılan taşınabilir testereler, parlatma ve rende makinaları, sanayide kullanılan elektrikli el aletleridir. El-kol titreşimi için sekiz saatlik çalışma süresi için günlük çalışan maruziyet etkin değeri 2,5 m/s2 olarak belirtilmiştir.
· Tüm vücut titreşimi: Bütün vücudun etkisi altında kaldığı titreşim kaynaklarıdır. Bunlar traktör ve kamyon kullanımı, dokuma tezgahları, yol yapım, bakım ve onarım makinaları ile özellikle çelik konstrüksiyonlu yapılarda titreşime sebep olan makina ve tezgahlardır. Tüm vücut titreşimi için sekiz saatlik çalışma süresi için çalışanın günlük maruziyet etkin değeri 0,5 m/s2’dir.
Titreşimin zararları nelerdir?
- Performans düşüklüğü,
- Sürekli gürültü,
- Cihazlar aşınma, darbe, dönmeden dolayı zarar,
- Devamlı baş ağrısı,
- Göz yuvarlağında devamlı titreşimler,
- Uzak görme netliği kayıpları,
- Genel denge bozuklukları,
- Sırt ve boyun kaslarında sertlik,
- Sindirim sistemi rahatsızlıkları,
- Damar, kemik, eklem, sinir ve kas bozuklukları,
- Bel bölgesinde rahatsızlık ve omurgada travma gibi ağırlıklı çalışan sağlığını olumsuz etkileyen durumlar ortaya çıkar.
Bu nedenle titreşime maruz kalan çalışanın en az 6 ayda bir kez sağlık muayenesinden geçmesi gerekmektedir.
Titreşimin zararlarından korunma yöntemleri nelerdir?
· Titreşimi kaynaktan kesilir veya titreşim düzeyi azaltılır.
· Çalışanın titreşim maruziyeti azaltılır.
· Kişisel koruyucu donanımların kullanılması sağlanır.
· Titreşimin yayılması, şiddetlenmesi ve yankılanması önlenir.
· Çalışanlar izole edilerek çalışılır.
· Mümkün olan en düşük düzeyde titreşim oluşturan, ergonomik tasarlanmış uygun iş ekipmanları kullanılır.
· İşyerindeki titreşim kaynaklarının uygun bakımları yapılır.
· Çalışma ortamı minimum titreşim üretimi yaklaşımına uygun şekilde düzenlenir.
· İş ekipmanının doğru ve güvenli kullanımı için çalışanlara gerekli bilgi ve eğitimler verilir.
İşyerinde görsel işlerin yapılması için optimum görüş alanı oluşturulmasında en önemli faktörlerden biri aydınlatmadır. Aydınlatma, çevrenin ve nesnelerin görünmesi için ışık uygulamasıdır. Aydınlatma ölçümü ile işyerinin ideal aydınlatma seviyesi tespit edilir. Aydınlatma seviyesi arttıkça yapılan işin detayları daha net şekilde görünür olur. İdeal aydınlatma seviyesi işletmenin sektörüne ve yapılan işe göre değişir. Aydınlatma ölçümü lüksmetre ile yapılır ve ölçüm birimi lüks’tür. Yapılan ölçümlerle aydınlatmanın lüks değerinin ilgili standartlara ve belirtilen değerlere uyup uymadığı tespit edilir. Uygun değerin olmadığı durumlarda gereken ayarlamalar yapılır.
İşyeri aydınlatması için öncelik gün ışığından faydalanmaktır. Gün ışığının yeterli olmadığı zaman yapay uygulamalar kullanılır. Gün ışığı ve yapay aydınlatmanın hibrit kullanımında dengenin gözetilmesi esastır.
Aydınlatma ölçümünün yararları nelerdir?
· Çalışan verimliliğini artırır.
· Yapılan işin kalitesini artırır.
· Çalışanın göz sağlığını korur.
· Hata oranını azaltır.
· İş kazalarının önlenmesini sağlar
· Çalışanın moral ve motivasyonunu artırır.
Telif Hakkı © 2025 Royal İSG - Tüm Hakları Saklıdır.
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.